Oyuncular Nasıl Ağlar ?

   Oyunculukta her rolü yaşayarak yapmak kişinin kendi kabiliyetine ve başarısına göre değişir."Her oyuncu canlandırdığı karakterin içine girebilir mi" diye düşünecek olursak oyunculuk mesleğini benimsemiş ve bu işi sadece para için yapmadığına inanan bütün oyuncular canlandırdıkları karakterleri izleyiciye tamamen yansıtırlar.Oyuncu rolü gereği ağlaması gerekiyorsa ve kendi becerisi ile rolüne adapte olup ağlayamıyorsa ,gözyaşı için oyuncu`nun gözlerine gözyaşı damlası damlatılır.

 Her ne kadar oyuncu olmak için doğuştan gelen bir yeteneğe ve kabiliyete sahip olunması gerektiği savunulsa da bu işi yapabileceğine inanan kişiler oyunculuk konusunda özel dersler alararak bu mesleği seçebilirler.Oyunculuk konusunda alınan derslerde kişinin rolüne nasıl adapte olabileceği ve canlandıracağı rolü nasıl kendi içinde yaşayarak izleyenlere hissettirebileceği öğretilmektedir.

 Oyuncular iyi birer eğitim aldıklarında oynayacağı her role adapte olup ,o rolü her türlü duygu halinde canlandırabilirler.Oyuncular için duygularını değiştirmek aldıkları eğitim sayesinde çok kolaydır.Oyuncular kendilerini iyi tanıyıp ,vücutlarını ve hareketleri kontrol altına alma yeteneğine sahiptirler.

Gerçek Gözyaşı nereden gelir

iyi oyuncular herzaman karakterler ile kendi geçmişleri arasında bağlantı kurar. Eğer geçmişinde o konuda bir hatırası yoksa; hatıra üretecek deneyimler yaşar. Örneğin; oyuncunun dizide bir marangoz olması gerekiyorsa ve ömründe hiç marangoz atölyesi görmemişse hemen bir marangozun yanına gider ve meslek hakkında bilgi edinir. Bazı şeyler kitaplarda veya okulda öğrenilmeyeceği için deneyim yapmak şarttır.Başka bir örnek oyuncunun "nefret ettiği birini öldürdüğü" bir sahne var diyelim. Bu durumda oyuncu karşısındaki kişiyi görmez, onun yerine nefret ettiği bir zalimi gözünün önüne getirir. böylece rolünü daha etkili oynar. Aksi halde sevdiği rol arkadaşına iyi gözle baktığı için yüzüne gerekli ifadeyi veremez.

İşte bu sebepten bazı oyuncular rol arkadaşına aşık olur, çünkü karşısındaki kişi gözlerinin içine o kadar güzel bakar ki karşısındaki bundan etkilenir ve aşık olur. Birlikte geçirdikleri saatlerden daha önemlisi onun aşık olduğunda yüzünde oluşan ifadedir.

Ağlama sahnesi oynayacağı zaman oyuncu önce havaya girmek için birkaç dakika ister, özellikle geçmişinde kendisini çok üzen bir olayı düşünür. Ailesinde birilerinin ölmüş olması veya sevdiği bir arkadaşının sakat kalması gibi bir olay varsa bunu hatırlar ve oynadığı süreç boyunca bu sahneyi gözünün önünden götürmez. böylece oyuncu çok gerçekçi ağladığı için izleyiciler gibi setteki herkes de etkilenir. Tabii ki neye ağladığını ve hatıralarını insanlara anlatması gerekmez, niçin ağladığını da kimse sormaz. Çünkü o iyi bir oyuncudur ve istendiği anda ağlamıştır, yönetmenin aradığı da sadece budur.

Bazı dizilerde oyuncuların hareketleri yapmacık görünür işte bu olayın sebebi de rolünün içine girememesidir. Geçmişinde hiç öyle bir deneyim yaşamamış olmasıdır. Zengin bir ailenin kızı ömründe hiç dayak yiyip ağlamamış ise dizi setinde de ağladığında gülüyor mu yoksa ağlıyor mu anlaşılmaz. Çünkü ömrü boyunca hep şımartılmış ve hiç ağlatılmamıştır.